15 Aralık 2016 Perşembe

Erzurum Gezi Notları 2


  Eşimle öğleden sonra yola çıktığımız Erzurum gezimiz aslında arabadaki hasarı tamir ettirmek için servise gitmemizle başladı. Servise arabayı bıraktıktan sonra 3 günümüz vardı. İlk gün kaldığımız yere yakın yerleri gezdik. Daha önce de birkaç kere geldiğimiz için az çok biliyorduk.
Merkeze yakın olduğumuz için önce Palerium AVM’ye gidip bir şeyler yedik. Burası küçük ama birkaç katlı, çok fazla markanın bulunmadığı ama yoklukta o bile iyi gelen AVM. Kars’ta ve Sarıkamış’ta bu bile olmadığından iyi geldi. 
   Oradan çıkıp etrafta dolaşırken Yakutiye Medresesi’ni gördük. Medrese geleneksel Selçuklu mimarisiyle yapılmış, Anadolu’daki kapalı avlu medreselerinin son örneklerindenmiş iç odalarında kapılar küçük yapılmış. Bunun nedeni derse girerken hocanın önünde eğilmekmiş. ‘’İlim için önce edep gerekir ‘’felsefesiyle yapılan bir yapıdır.. Burayı görüp etrafta dolaştıktan sonra saatin geç olmasıyla odamıza döndük. 
   Sabah araba kiralayıp öneri üzerine Vatan Pastanesi’ne kahvaltıya gittik. Hiç ama hiç beğenmedik. Her yer pisti, kahvaltıdaki bozulmuş peyniri uyarmamıza rağmen yıkayıp önümüze getirdiler. Bunu burada yazıyorum çünkü sizde bizim gibi bilmeden mağdur olmayın. Kahvaltıdan sonra Çifte Minareli Medrese’yi görmeye gittik.

T


   Toplamda 37 odası bulunan bu yapı mimarisiyle kendine hayran bırakıyor. Selçuklu döneminde yapılan bu medrese Anadolu’daki açık avlu medreselerinin en büyüğüymüş. Çinilerle süslü minarelerine Allah,Muhammed ve dört büyük halifenin isimleri işlenmiş. Medresenin ikinci katı dört bağımsız grup şeklinde tasarlanmış. Bu yüzden alt kata inmeden diğer bölümlere geçilmiyor. Ruslar tarafından işgal sırasında çalınan parçaları Leningrad Hermitaj Müzesi’nde sergileniyormuş.Bununla ilgili hikayeye de yazımın sonunda yer vereceğim.




  Sırada Üç Kümbetler vardı.Üzerinde kitabe bulunmayan  Anadolu’nun en eski ve en farklı mezar anıtlarındanmış. İçten ve dıştan sekizgen planlıdır. Saltuklu Beyliği kurucusu Ebu’l Kasım Saltuk veya II.İzzeddin Saltuk!a ait olduğu düşünülen kümbette mezar odasına giriş yapı içerisinden sağlanıyormuş. Diğerleri de anonim kümbettir. Yapılar gerçekten çok güzel ve büyüleyiciydi.





   Gezimize Nene Hatun Tarihi Millli Parkı’yla devam ettik. Burada Aziziye Tabyaları’nı gezdik, Nene Hatun’un mezarını ve anıtlarını gördük. Sultan Abdülaziz zamanında bu tabyalar Erzurum-Kars karayolunun kontrolünü ve güvenliğini sağlamak; Rus,İran saldırılarına karşı koymak amacıyla yapılmış. Koğuşlar, subay odaları, sofalar, mutfak, ambar ve su kuyuları mevcutmuş. Yapıların büyük bir kısmı yıkılsa da dış çerçeve ve bazı yerler sağlam. Askerlerin o zamanlarda oldukları yerleri görmek gerçekten güzeldi. Burada topları da gördük.


 


   Gün batımını da izledikten sonra cağ kebabı yiyip, alışveriş merkezi Forum Erzurum’a  gittik. Forum Erzurum buradaki en büyük AVM. Büyük şehirlerdekinin yerini tutmasa da burada bir çok mağaza mevcut. Markaları da kısmen bulabileceğimiz bir yer. Palerium’dan daha büyük ve daha güzel. Burada gezerek akşamımızı da bitirdik. 
   Ertesi sabah durağımız Erzurum Kalesi ve Saat Kulesi’ydi. Bizanslar tarafından yaptırıldığı tahmin edilen kale sık sık el değiştirmiş. İç kalede Saltukoğulları dönemine ait Kale Mescidi ve Tepsi Minare bulunuyor. İç kale sağlam kalsa da dış kale surları biraz yok olmuş. Burada çevre düzenlemesi adına bir şeyler yapılıyordu.Biz gezerken etrafta şantiye alanı vardı. Saat Kulesi de kalenin arkadan girişinde bulunuyor. Saltuk Emiri tarafından iç kale camisinin minaresi ve gözetleme köşkü olarak yapılmış. Ezan okunan yer Tepe Minare ,üstünün yıkılmasıyla Kesik Kule ve Minare Kule adını almış. 1856 yılında Kırım Savaşı öncesi kuleye saat yerleştirilince Saat Kulesi olmuş. Bu saati Ruslar söküp almış, 1877’de İngiltere bugünkü saati hediye etmiş. 
   Yakutiye Medresesi’ne yakın olan Lalapaşa Cami’sini de gördük. Burası Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılan Erzurum’daki ilk Osmanlı camisiymiş.





   Buradan Kongre ve Milli Mücadele Müzesi’ni gezmeye gittik. Erzurum Kongresi’nin yapıldığı salon gerçekten çok güzel ve gezmeye değer. Burada o zaman bulunan kişilerin adları ve hangi illerden katıldıklarını belirten tabelayla sıralarda gösterilmiş. O zamanları hissetmek adına gerçekten çok büyüleyici. Toplamda 54 delegenin katıldığı kongre bu salonda tek tek gösterilmiş. Burayı da gezdikten sonra kısa gezimiz bitti ve eve döndük. 


 



NOTLAR: Erzurum’a geliyorsanız ya da yakın bir yere gelmişseniz mutlaka buraları gezmenizi tavsiye ederim. Özellikle tarihi yerleri gezmeye meraklıysanız farklı medeniyetlerin eserlerini görebilirsiniz. Söylemek istediğim bir diğer şey gidince cağ kebabı ve kadayıf dolmasını mutlaka tadın. Bir de künefesi güzel,harika dedikleri Ökkeş Usta’yı hiç tavsiye etmiyorum. Biz Foursquare’den bulup gitmiştik. Ama hiç beğenmedik. Onun yerine başka bir yerdekini beğendik. Bu da aklınızda bulunsun. Foursquare’deki tavsiyelerimden de yararlanabilirsiniz. (Buket Şahin)


Çifte Minareli Medrese’nin Hikayesi
Sıcak bir yaz günü. Usta- çırak, harıl harıl minarelerini örüyorlarmış. Bir ara çırak dayanamamış, alnındaki terleri silerek, öteki minarede çalışan ustasına seslenmiş: 
- Usta, bana bir su getir! 
Bunu duyan ustanın elinden malası düşüvermiş. Gururu incinmiş, gönül kâsesi çatlamış, gözleri bulanmış: 
Usta idim oldum çırak, 
At kendini aşağı bırak! 
Diyerek, kendisini aşağı bırakıvermiş. 
Bu durumu gören çırak, işlediği kusuru o zaman anlamış, üzülmüş. Elinden malasını atmış: 
Çırak iken oldum üstad, 
Ne durursun kendini at! 
Diyerek, o da kendini aşağı bırakıvermiş. 
Her ikisi de oracıkta can vermişler. 
Gel gör ki, minareler yarım kalmış. O günden bugüne tamamlanmamıştır.   


Çifte Minareleri, usta ile çırağı yapmaya başlamışlar. Usta bir minareye başlamış, çırağı ötekine. Günler geçtikçe minareler de yükselirmiş. Ne var ki, çırağın yaptığı minare, ustanın yaptığından daha güzel, daha göz alıcı olmuş. Usta bunun farkına varmış ama, ağzını açıp tek kelime söylemeyi de gururuna yedirememiş. Çırak ise, ustasını geçtiğine inanmış. O da anlayamadığı bir gurura, bir büyüklüğe kapılmış. 





Sizlerin de öneri,yorum ve fikirlerinizi bekliyorum. Okuduğunuz için teşekkür ederim ;)))